KLASİK EDEBİYATTA ÇOK BİLİNMEYEN BİR TÜR OLARAK RÛZ-NÂME VE MÜELLİFİ BİLİNMEYEN BİR ÖRNEĞİ

Klasik Türk edebiyatı daha çok nazım üzerine kurulu bir edebiyattır. Bu edebiyat geleneği içerisinde anlatılmak istenen hemen her şey manzum olarak ifade edilmiştir. sebeple farklı konuları işleyen birçok türde çokça eser verilmiştir. çalışmada, klasik edebiyatta örneklerine az rastlanan ve bilinmeyen rûz-nâme türü türe ait örnek konu Farsçada günlük yazı anlamına gelen “rûz-nâme” kelimesi, tarih kültüründe; olayların yazıldığı defter, yevmiye defteri, takvim, gündem, ordunun seferi sırasında meydana gelişmelerin günü gününe gazete gibi değişik türlerin adı kullanılmıştır. Bunların haricinde bilinen edebî türün da kullanıldığı anlaşılmaktadır. Ay veya haftanın günlerini alan adlı türde, günün belli zamanlarına gök cisimlerinin tesiri ilgili zamanlarda neleri yapmanın iyi kötü olduğu anlatılmaktadır.Çalışmanın konusu olan eser, Ankara Adnan Ötüken İl Halk Kütüphanesi Koleksiyonu’nda, 06 Hk 437/4 demirbaş numarası ile kayıtlıdır. 84 varaklık eserin 31b-36b varaklarında yer rûz-nâmede yedi Rûz-nâmede gündüzler tan, kuşluk, gün zevali, öğle, beyne’s- salateyn, ikindi, batımı; geceler ise mağrib, ‘işâ, ‘işâ’eyn, nısfu’l-lely, sülüseyn, sülüsü’l-âhir fecr zaman dilimine bölünmüştür. dilimlerine hangi gününde cisminin hâkim söylenerek o zamanda yapılması faydalı zararlı işler anlatılmıştır.